Araçlarda kullanılan yol kameraları. son zamanlarda yaygınlaşmaya başlamış hatta yüksek kalitede görüntü ve ses alabilir hale gelmiştir. Bu kameralar binek araçlarda, trafiği farklı. açılardan izleyecek şekilde; motosikletlerde ise sürücünün. kaskına takılarak kullanılabilmektedir. Çekilen kamera görüntüleri, kişilerin .yolculuklarını kaydedip sosyal medya aracılığıyla paylaşmak için kullanılabildiği gibi trafik ihlallerinin, kazaların ve trafikte meydana gelebilecek olayların kaydedilerek delil elde edilmesi amacıyla da tutulabilmektedir.
Sürücüler tarafından yol kameraları ile aracın içinde ve dışında kaydedilen görüntüler ve bazen de hem görüntü hem sesler kişisel verilerin korunması açısından olası bir ihlal sebebi olabilmektedir.
Sürücüler tarafından kullanılan kameralarda, özellikle de motosiklet. sürücüleri tarafından alınan kayıtlarda görüntünün yanında. ses de kaydedilmektedir. Bu konuda önemle belirtmek gerekir .ki ses kaydının alınması özel hayatın gizliliğini. ihlale sebep olabileceğinden Kişisel verileri Koruma Kurumu “KVKK” tarafından verilen 2020/212 numaralı. ve 12/03/2020 tarihli kurul kararı ile 6698 sayılı kanunun. “Kanun” 4. maddesinde belirtilen genel ilkelere göre .“işlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve. ölçülü olma” ilkesine aykırı bulunmuş. ve bu durum “…İşlenen veriler belirlenen amaçların .gerçekleştirilmesine elverişli olmalı, amacın gerçekleştirilmesiyle ilgili olmayan veya .sonradan ortaya çıkması muhtemel ihtiyaçların karşılanmasına yönelik veri işleme .yoluna gidilmemelidir.” şeklinde ifade edilmiştir (2020/212 numaralı ve 12/03/2020 tarihli kurul kararı). Bu konuya bir örnek vermek gerekirse; 2017 yılında. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan genelge. ile İstanbul’da adli olayların araştırılması maksadıyla taksilerde .ses ve görüntü kaydı alınması istenilmiş ardından belediye tarafından alınan. karar ile sadece görüntü kaydının alınmasına ve taksiye .asılacak bir yazı ile müşterinin bilgilendirilmesine. karar verilmiştir (Kaynak) .
Veri Sorumlusunun Yükümlülükleri
Yol kameraları aracılığıyla görsel kayıt alan kişiler, aldıkları .kayıt sebebiyle. veri sorumlusu sıfatına haiz olmaktadır. Bu kapsamda 6698 sayılı kanun .ve ilgili .mevzuat hükümlerine uygun davranmaları gerekmektedir. Bu açıdan kişisel veriler .işlenirken Kanunun 4. maddesinde belirtildiği gibi. Kanunda ve diğer kanunlarda .öngörülen usul ve esaslara uygun olarak işlenmesi ve zorunlu ilkelere .uyulması .gerekmektedir. Maddede belirtilen zorunlu ilkeler ise;
-
Hukuka ve dürüstlük kurallarına uygun olma,
-
-
- İlgili kişinin beklemediği ve beklemesinin. de gerekmediği sonuçların ortaya çıkmasını önleyici şekilde hareket etmesi gerekmektedir. İlke uyarınca ayrıca ilgili kişi için söz konusu veri işleme faaliyetinin şeffaf olması ve veri. sorumlusunun bilgilendirme ve uyarı yükümlülüklerine uygun hareket etmesi gerekmektedir.
-
-
Doğru ve gerektiğinde güncel olma,
-
-
- Kişisel verilerin doğru ve güncel tutulabilmesini. temin etmek amacıyla; kişisel verilerin elde edildiği kaynaklar belirli olmalı, kişisel verilerin toplandığı. kaynağın doğruluğu tespit edilmeli, kişisel verilerin doğru olmamasından kaynaklı. talepler göz önünde bulundurulmalı ve bu kapsamda makul önlemler alınmalıdır.
-
-
Belirli, açık ve meşru amaçlar için işlenme,
-
-
- Kişisel veri işleme faaliyetlerinin ilgili kişi tarafından. açık bir şekilde anlaşılabilir olmasını, kişisel veri işleme faaliyetlerinin hangi hukuki işleme şartına dayalı olarak gerçekleştirildiğinin tespit edilmesini, kişisel veri işleme faaliyetinin ve bu faaliyetin .gerçekleştirilme amacının belirliliğini sağlayacak detayda ortaya konulmasını sağlamaktadır.
-
-
İşlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma,
-
-
- İşlenen verilerin belirlenen amaçların. gerçekleştirilebilmesine elverişli olması, amacın gerçekleştirilmesiyle ilgili olmayan veya ihtiyaç duyulmayan kişisel verilerin işlenmesinden kaçınılmasını gerektirmektedir. Sonradan ortaya çıkması muhtemel ihtiyaçların .karşılanmasına yönelik olarak veri işlenmesi yoluna gidilmemelidir.
-
-
İlgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilmedir.
-
- Veri sorumluları, ilgili kişisel veriler için mevzuatta öngörülmüş bir süre varsa bu süreye .uyacak; eğer böyle bir süre öngörülmemişse verileri ancak işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar saklayabilecektir. Bir verinin daha fazla saklanması için geçerli bir sebep bulunmaması. halinde, o veri silinecek, yok edilecek veya anonim hale getirilecektir (Kaynak)
Kanunun 5. maddesinde ise kişisel .verilerin işlenme şartları belirtilmiştir. Genel ilkelerden sonra uyulması gereken bu şartlara göre kişinin açık rızası alınmadan. verileri işlenebiliyor ise kişileri yanıltabileceği ya da aldatabileceğinden ayrıca açık rıza alınmamadır denilmiştir (Kaynak). Kişisel verilerin açık rıza alınmadan işlenebilmesi için;
-
Kanunlarda açıkça öngörülmesi,
-
- Kişisel veri işlenmesiyle ilgili herhangi bir kanunda açık bir hüküm varsa .veya açık bir hüküm ile ikincil mevzuata yönlendirme yapılmışsa bu durumda kişisel verilerin işlenmesi mümkündür.
Örneğin, 4857 sayılı İş Kanununun 75. maddesi gereği işveren, çalıştırdığı her işçi için bir özlük dosyası düzenlemesi ve bu işçinin kimlik bilgilerinin yer alması gerektiği hükmü yer almaktadır. Bu kapsamda işveren, çalıştırdığı işçinin kimlik verilerini “kanunlarda açıkça öngörülmesi” işleme şartına dayanarak işleyebilecektir.
-
Fiili imkânsızlık nedeniyle rızasını açıklayamayacak durumda bulunan .veya rızasına hukuki geçerlilik tanınmayan kişinin kendisinin ya da bir başkasının. hayatı veya beden bütünlüğünün korunması için zorunlu olması,
-
-
- Örneğin, hürriyeti kısıtlanan bir kişinin kurtarılması amacıyla kendisinin veya şüphelinin. taşımakta olduğu telefon, bilgisayar, kredi kartı, banka kartı veya diğer teknik bir araç üzerinden yerinin belirlenmesi için bu verilerin işlenmesi.
-
-
Bir sözleşmenin kurulması veya ifasıyla doğrudan doğruya ilgili olması kaydıyla, sözleşmenin taraflarına ait kişisel verilerin işlenmesinin gerekli olması,
-
-
- Örneğin; sözleşme gereği satıcının, malı teslim borcunu yerine .getirmesi için alıcının. adresini kaydetmesi ya da işverenin maaş ödemesini. gerçekleştirmek amacıyla çalışanların banka bilgilerini elinde bulundurması, bu kapsamda değerlendirilebilecektir.
-
-
Veri sorumlusunun hukuki yükümlülüğünü yerine getirebilmesi için zorunlu olması,
-
-
- Örneğin; İşverenin vergi denetimi sırasında çalışanlarına .veya .müşterilerine ait bilgileri ilgili kamu görevlilerinin incelemesine sunması da bu kapsamda değerlendirilebilir.
-
-
İlgili kişinin kendisi tarafından alenileştirilmiş olması,
-
-
- Kurumsal internet sitelerinde, çalışanların işyeri telefon. numaraları ve kurumsal elektronik posta adreslerinin üçüncü kişilerin erişimine açık şekilde paylaşılması örnek verilebilir.
-
-
Bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için veri işlemenin zorunlu olması,
-
-
- Sözleşme sona erdikten sonra, olası yasal takiplere karşı zamanaşımı. süresinin sonuna kadar fatura, sözleşme, kefaletname gibi belgelerin bu amaçlar için saklanması bu kapsamda örnek verilebilir.
-
-
İlgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek. kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması .şartlarından bir veya daha fazlasının bulunması gerekmektedir.
-
- Veri sorumlusunun meşru menfaati, gerçekleştirilecek olan işleme .sonucunda elde edeceği çıkara ve faydaya yöneliktir. Veri sorumlusunun elde edeceği fayda; meşru, ilgili kişinin temel hak ve özgürlüğü ile yarışabilecek .düzeyde etkin, belirli ve halihazırda mevcut olan bir menfaatine ilişkin olmalıdır.
- Meşru menfaati olup olmadığı belirlendikten sonra, kişisel verisi. işlenecek olan ilgili kişinin temel hak ve özgürlüklerinin neler olduğunun tespiti gereklidir. Ardından yapılması gereken denge testine göre, veri sorumlusunun .meşru menfaati çok güçlü ve etkin olmadığı takdirde, ilgili kişinin hak ve menfaatleri, veri sorumlusunun meşru ancak daha az öneme sahip menfaatinden daha üstün gelebilecektir. Bu doğrultuda, ele alınacak olan meşru menfaat ciddi, önemli ve hali hazırda mevcut olmalıdır. (Kaynak)
Yukarıdaki şartlardan bir veya daha fazlasının bulunmaması halinde kişisel .verilerin işlenebilmesi için ilgili kişinin açık rızasının alınması gerekmektedir. Açık rıza ise “ Belirli bir konuya ilişkin, bilgilendirilmeye dayanan .ve özgür iradeyle açıklanan rızayı” belirtmektedir.
İrlanda Veri Koruma Otoritesi’nin kararında ise veri sorumlusu için benzer yükümlülükler sayılmıştır. Buna göre;
- Kişisel veriler şeffaf bir biçimde işlenmelidir. Bunun için;
- Aracın görünür bir yerinde kayıt yapıldığına dair bir işaret ya da sticker olmalı,
- Veri sorumlusunun iletişim bilgilerinin görünür vaziyette olmalı,
- Toplanan görüntülerin ne amaçla tutulduğu ve ne kadar süre ile tutulacağı belirtilmeli,
- Bir kaza halinde, karşı tarafa olayın kayıt altına alındığı bildirilmeli ve istenmesi halinde görüntülere erişimi sağlanmalıdır.
- Kişisel veriler yalnızca gerekli olduğu müddet zarfında tutulmalıdır.
- Kaydedilen kişisel verilerin güvenliği sağlanmalıdır.
- Kişisel verileri işlenen ilgili kişiler kendi verilerine erişebilmelidir.
Kaydın Yayınlanması
Yol kameraları ile çekilen görüntüler sosyal medyada, haberlerde ya da görüntüleri çeken veri sorumlusu kişiler tarafından kullanılmakta olan sitelerde, yapılan bir gezinin veya tatilin yolda geçen kısımlarını da göstermek, bir kazada hatalı tarafı ifşa etmek, yaşanan bir olaya dair delil olması amacıyla görüntüler paylaşılabilmektedir. Fakat bu görüntülerde kişilerin yüzleri, plakaları vb. kişisel verilerinin sansürlenmemesi özel hayatın gizliliği ile olası veri ihlallerine sebep olabilmektedir.
Özel hayatın gizliliği Anayasa’nın 20. maddesinde koruma altına alınmış ve “ Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz” şeklinde ifade edilmiştir. Ayrıca 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda da 134. maddede “Kişilerin özel hayatına ilişkin görüntü veya sesleri hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur” denilerek özel hayatın gizliliğinin ihlali cezai müeyyideye bağlanmış ve bu ihlalin basın ve yayın yoluyla yapılmasında da aynı cezaya hükmedileceği belirtilmiştir. İrlanda Veri Koruma Otoritesi’nin kararı’nda kamuya açık alanlarda çekilmekte olan yol kamerası görüntülerinin özel hayatın gizliliği ile olası veri ihlallerine sebep olmaması için hiç paylaşılmaması gerektiğini belirtmiştir.
Sonuç
Yol kameraları ile alınan görüntülerde;
- Sesli kayıt alınmamasına,
- Kayıt alındığına dair bilgilendirme yapılmasını sağlayacak sticker, tabela vb. araçların görünür şekilde asılmasına
- Verilerin gerektiği süre kadar muhafaza edilmesine,
- Veri güvenliğinin sağlanmasına,
- Görüntüsü alınan ilgili kişilerin ulaşabileceği bir iletişim adresinin olmasına,
- Alınan kaydın özel hayatın gizliliğini ihlale sebebiyet vermemesi adına yayınlanmamasına dikkat edilmelidir.
Ayrıca kişisel verilerin işlenmesi ve veri sorumlusuna yükümlülükleri ile ilgili KVKK ve ilgili mevzuat hükümlerinin gözetilerek olası bir cezai yaptırımdan kaçınılmalıdır.