DAVA : Taraflar arasında görülen davada ( İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi )nce verilen 06.04.2004 tarih ve 2002/246 – 2004/186 sayılı kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi taraflarca istenmiş olmakla, temyiz dilekçesinin süresinde verildiği anlaşıldıktan tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, taraflar arasındaki 13.02.2001 tarihli sözleşme uyarınca, müvekkilince münhasıran davalının yayınlayacağı tanıtım katalogunda kullanılmak üzere ( 12 ) adet özgün tasarım ürünü cam bardak fotoğraflarının çekilerek davalıya teslim edildiğini, davalının sözleşme amacının dışına çıkarak fotoğrafları müvekkilini adını belirtmeksizin pek çok dergi ilanlarında ve internet ortamında yayınlayarak müvekkilinin mali ve manevi haklarına tecavüz ettiğini ileri sürerek, 6’şar milyar TL maddi ve manevi olmak üzere toplam 12.000.000.000.-TL tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, hükmün ilanına, tecavüz kaldırılması ve önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacıya rayicin çok üzerinde olan sözleşme bedeli ( 1.287.000.000.- ) TL ödendiğini, müvekkilinin sözleşme konusu işin tamamlanmasından sonra sözleşme uyarınca fotoğrafların ( çoğaltma vasıtaları ile birlikte ) mülkiyeti ve zilyetliği ile beraber fikri haklarını da aslen iktisap ettiğini ve sözleşme amacına uygun biçimde ürün katalog ve tanıtımlarında kullanılmasının hak ihlali oluşturmadığını, davacının dava ehliyeti bulunmadığını, tazminat isteminin haksız ve fahiş olduğunu, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, sunulan kanıtlara ve bilirkişi raporuna dayanılarak davacı eser sahibinin dava hakkının bulunduğu, davacının sözleşmeyle davaya konu fotoğrafların çoğaltma ve yayımına ilişkin mali haklarını davalıya devrettiği ancak fotoğrafların dergi ve internet ilanlarında kullanılırken davacı eser sahibinin adına yer verilmemesinin manevi hak ihlali oluşturduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, koşulları oluşmayan maddi tazminat isteminin reddine, 3.000.000.000.-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Karar, taraflarca temyiz edilmiştir.

1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2- Dava konusu fotoğrafların 5846 sayılı FSEK hükümlerine göre eser niteliğinde oldukları hususunda bir uyuşmazlık mevcut değildir.

Taraflar arasında çözümü gereken husus; fotoğraf sanatçısı olan davacı ile davalı arasındaki 13.02.2001 tarihli sözleşme uyarınca davacı tarafından çekimi yapılan özgün tasarımlı cam bardak fotoğraflarının ve bunların dia pozitiflerinin davalıya teslimi işleminin; FSEK 48/1. fıkrasına göre eser sahibine tanınan mali haklardan çoğaltma ve yayma haklarının davacı tarafından davalıya devri mi yoksa aynı maddenin ikinci fıkrasına göre bu hakların kullanma hakkının ( ruhsat ) devrini mi oluşturduğu ve davalıya verilen kullanım yetkisinin bu fotoğrafların yayımlanacakları katalogla sınırlı olup olmadığıdır.

13.02.2001 tarihli “Toplam 12 Adet Özgün Tasarım Cam Bardak Çekimi” başlıklı sözleşme ve ekini oluşturan “Teklif ve Sipariş Formu” içeriğine göre; taraflar arasında BK’nın 355. maddesine göre eser sipariş sözleşmesi yapılmıştır. Sözleşmeye göre fotoğraf sanatçısı davacı yüklenici olup, davalı ise iş sahibidir. Davacı, bu sözleşme ile üstlendiği çekim işini tamamlayarak meydana getirdiği eserleri ( fotoğraflar ile dia pozitiflerini ) davalı tarafa teslim etmiş ve davalı da bedelini ödemek suretiyle taraflar karşılıklı olarak edimlerini yerine getirmişlerdir.

Yüklenici/davacı tarafından meydana getirilen fotoğraflar FSEK hükümlerine göre eser niteliğinde olduklarından, davacı aynı zamanda “eser sahibi” olarak fotoğraflar üzerinde mali ve manevi hak sahibidir. Davalı/iş sahibi ise teslim ile birlikte dava konusu edilen 12 adet fotoğraf ve dia pozitiflerinin malik ve zilyedi olmuştur.

BK’nın 355. maddesine göre sipariş edilenin aynı zamanda FSEK hükümleri uyarınca bir eser olması halinde; sipariş veren iş sahibi eseri teslim almakla sadece eserin fiziki mülkiyetinden kaynaklanan tasarruf yetkisine haiz olup, eser sahibine tanınan mali hakların sahibi değildir. Bu sebeple, iş sahibi eserden kaynaklanan mali hakları bizzat kullanamayacağı gibi bu hakkı başkasına da devredemez. Ancak, bu hakların devri veya kullanma yetkisinin ( ruhsat ) devri bir sözleşme ile kararlaştırılabilir.

FSEK’nın 48. maddesine göre de, eser sahibi mali haklarını süre, yer ve muhteva itibariyle sınırlı veya sınırsız, karşılıklı veya karşılıksız olarak başkalarına devir edebileceği gibi ( devir ), bu hakların sadece kullanma yetkisini de diğer bir kimseye bırakabilir ( ruhsat ). Aynı yasanın 50. maddesi uyarınca 48 ve 49. maddelerde sayılan tasarruf muamelelerine dair taahhütler eser henüz vücuda getirilmeden önce yapılmış olsa dahi geçerlidir. Yine FSEK’nın 52. maddesi uyarınca mali hakları dahil sözleşme ve tasarrufların yazılı olması ve konuları olan hakların ayrı ayrı gösterilmesi şarttır.

Taraflar arasındaki anılan eser sipariş sözleşmesinin 2, 3 ve 4. maddeleri ile sözleşmenin eki olan teklif ve sipariş formunda, eser sahibi davacının 12 adet özgün tasarım ürünü cam bardakların tanıtılacağı katalogda yer alacak fotoğraflarının çekimini yapacağı, iş sahibi davalının bu çekimleri başkasına devir edemeyeceği ve davacının yazılı izni olmadan teklif sipariş formunda belirtilen kullanım alanı dışında isim ve unvan belirtilmeden kullanamayacağı düzenlenmiştir.

Her ne kadar 13.02.2001 tarihli sözleşmede davalı tarafa verilen mali hakların neler olduğu açıkça belirtilmediğinden FSEK’nın 52. maddesine uygun olmamasına rağmen, cam bardak fotoğraflarının davalı tarafından kullanılması için çekiminin yapıldığı hususunun sözleşmede açıkça belirtilmesi nedeniyle, bu sözleşme ile fotoğrafların çoğaltma ve yayma haklarının da düzenlendiği kabul edilmelidir. Kaldı ki bu husus yanlar arasında da tartışma konusu değildir.

Davacı/yüklenici tarafından anılan eser sipariş sözleşmesi ile cam bardak çekimleri tamamlanarak fotoğraflarla birlikte bunların dia pozitifleri de davalıya teslim edildiğinden ve üstlenilen işin niteliği gereği söz konusu fotoğraflar tanıtım amaçlı olarak kullanılacaklarından; davacı anılan eserlerin çoğaltma ve yayma haklarını da FSEK’nın 48/1. maddesi anlamında davalıya devretmiştir.

Uyuşmazlık konusu sözleşme ve ekinde davacı tarafından yapılan işin “özgün tasarım ürünü olan cam bardakların tanıtılacağı katalog için fotoğraflarının çekimi” olduğu ve sözleşmenin 4. maddesinde de “bu fotoğrafların davacının yazılı izni olmaksızın sözleşme ile belirlenen kullanım alanı dışında isim ve unvan belirtilmeksizin kullanılamayacağı” kararlaştırılmıştır. Bu suretle davalıya devredilen mali hakların ( çoğaltma ve yayma ) kullanım alanının davalı tarafından basımı yaptırılan tanıtım kataloğu ile sınırlandırıldığı anlaşılmaktadır.

Bu sınırlandırma FSEK’nın 48. maddesine uygun ve geçerli olduğundan ve davalı tarafından da söz konusu fotoğraflar davacının yazılı izni olmaksızın ve isim ve unvan belirtilmeksizin katalog dışındaki dergi ilanları ve internet web sayfasında kullanıldıklarından davacının FSEK 22. ve 23. maddesine göre sahibi olduğu çoğaltma ve yayma hakları aynı yasanın 68. maddesi uyarınca ihlal edilmiştir.

Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporundaki “sözleşme ile eserin çoğaltma vasıtası olan dia pozitiflerinin mülkiyetinin de davalıya teslim edilmesi nedeniyle davacının çoğaltma ve yayma haklarını da tamamen davalıya devretmiş sayılacağı ve tanıtım kapsamına dergi ilanları ve internette yayımlamanın da dahil olacağı” görüşüne itibar edilemez. Çünkü açıklandığı üzere mali hakların süre, yer ve muhteva itibariyle sınırlı veya sınırsız olarak eser sahibi tarafından devri mümkündür. Dia pozitiflerin davalıya teslimi fotoğrafların katalog vasıtasıyla çoğaltma ve yayma amacına yönelik olup, bu durum işin niteliğinden kaynaklanmaktadır. Bu bakımdan çoğaltma vasıtalarının teslimi halinde mali hakların, sözleşmenin 4. maddesine aykırı olarak, herhangi bir sınırlama olmaksızın davalıya devredilmiş sayılacağının kabulü olanaksızdır. Ayrıca, fotoğrafların katalog için çekileceği sözleşmenin eki olan teklif sipariş formunda açıkça belirtilmiştir. Sözleşmede “katalog-tanıtım” ibarelerinin yazılı olması katalogun tanıtım amacıyla hazırlandığını göstermekte olup, söz konusu fotoğrafların ait oldukları ürünlerin katalog dışındaki dergi ilanlarıyla ve internet ortamında ticari amaçla piyasaya arz edilmesi için de kullanılması halini kapsamaz.

O halde, dava konusu fotoğrafların davacının yazılı izni dışında çeşitli dergi ilanlarında ve internet ortamında yayımlanması iddiası üzerinde durularak; FSEK 68/1. maddesine göre talep edilen mali haklar tazminatının, ilgili meslek birliğinin görüşü alınıp, aralarında bir fotoğraf sanatçısının da bulunduğu ve konusunda uzmanlardan oluşan bilirkişi heyeti mütalaası da alınmak suretiyle değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu konularda bir mütalaa içermeyen yetersiz bilirkişi raporunun hükme esas alınarak davacının mali hak tazminatı isteminin reddine karar verilmesi isabetsizdir.

Açıklanan nedenlerle, kararın mali hak tazminatı isteminin reddine ilişkin bölümünün davacı yararına bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, hükmün 2 nolu bentte yazılı nedenlerle davacı yararına ( BOZULMASINA ), temyiz harcı peşin alındığından davalıdan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 31.10.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.